-->
Flotsam, sular altında kalmış dünyada yüzen bir şehir kurarak kaynak yönetimi, keşif ve hayatta kalmayı harmanlayan yaratıcı ve sürükleyici bir şehir kurma deneyimi sunuyor.
Su seviyesinin durmaksızın yükseldiği, medeniyetin neredeyse tamamen yok olduğu bir dünyada hayatta kalmaya çalışmak… Flotsam, tam da bu fikri merkeze alarak oyuncuyu kıt kaynaklar, yüzen adacıklar, yıkıntılar ve sonsuz bir okyanusun ortasına bırakıyor. Bir şehir kurma oyunu gibi başlayan, fakat sadece “yüzebilen” bir yerleşim inşa edebildiğiniz bir hayatta kalma serüvenine dönüşen Flotsam, ilk dakikasından itibaren atmosferiyle kendisini belli eden, renkli ama bir o kadar da baskı yaratan bir deneyim sunuyor.
Birçok şehir kurma oyununda temel mantık benzerdir: Toprağa bir temel atarsınız, üzerine yapılar çıkarsınız ve halkınız için sürdürülebilir bir yaşam alanı yaratırsınız. Ancak Flotsam’da ortada “toprak” yok. Elinizdeki en önemli kaynak okyanusun size sunduğu çöp, odun parçaları ve eski metal kalıntıları. Bu dünyada hayatta kalmanın yolu, okyanusun unuttuğu parçalardan bir toplum yaratmak. Bu açıdan bakıldığında Flotsam, klasik city-builder formülünü alıp onu bambaşka bir noktaya taşıyan yaratıcı bir yapı ortaya koyuyor.

Oyun ilk bakışta çizgi film tarzını andıran, son derece canlı bir görselliğe sahip. Zaten Flotsam’ın en ilginç özelliklerinden biri de bu zıtlık: Görece sevimli, parlak ve samimi bir sanat tasarımı ile dünyanın tamamen sular altında kaldığı karanlık bir senaryonun birleşimi beklenmedik şekilde uyumlu çalışıyor. Su üzerindeki platformlar, birbirine bağlanan tahta parçaları, yüzen enkazlar ve küçük evler; her biri kendi içinde sevecen bir tasarıma sahip.
Bu görsel yaklaşım, oyunu hem daha “kolay sindirilebilir” kılıyor hem de sürekli baskıyı hissettiren mekaniklere açılım sağlıyor. Çünkü su seviyesinin tehdidi, yiyecek kıtlığı, su arıtma ihtiyacı, enerji üretimi gibi temel sorunlarla uğraşırken bile ortamın renkli yapısı sizi sıkmıyor. Bu da Flotsam’ın kendine has kimliğinin önemli bir parçası.
Flotsam’ın merkezi deneyimi, okyanustan topladığınız kaynakları sürekli doğru biçimde yönetmeye dayanıyor. Oyuncu olarak bir yandan şehrinizi büyütmek, yeni platformlar inşa etmek ve daha etkin çözümler üretmek zorundayken; diğer yandan suyun üzerinde rastladığınız adacıklar, harabeler ve batık teknelerden önemli malzemeleri toplamanız gerekiyor.
Başlangıçta işler son derece basit:
Ama şehir büyüdükçe dengeler kırılganlaşmaya başlıyor.
Örneğin, su arıtma hızlı ve etkili bir çözüm sunarken enerji ihtiyacınız katlanarak artıyor. Enerji üretmek için daha fazla platform, daha çok güneş paneli veya rüzgar türbini kurmanız gerekiyor. Ancak bunu yaparken çalışanlarınızın dinlenme sürelerini, yemek ihtiyaçlarını ve kaynak toplama hızlarını da gözetmeniz lazım. Birbirine bağlı sistemler nedeniyle en küçük dengesizlik bile birkaç oyun günü içinde felakete dönüşebiliyor.

Flotsam’ı diğer hayatta kalma/şehir kurma oyunlarından ayıran en büyük farklardan biri hareketlilik. Çünkü şehir sabit değil: dalgaların üzerinde yavaş yavaş ilerleyen, sürekli keşif yapmak zorunda olduğunuz bir platformlar topluluğu.
Okyanusun üzerinde belirli rotalar çizerek ilerliyorsunuz ve farklı bölgelerde farklı kaynaklarla karşılaşıyorsunuz. Bazı rotalarda plastik ve odun bolken, bazı bölgelerde metal veya yiyecek bulmak daha kolay olabiliyor. Bu da oyuncuyu sürekli rota planlaması yapmaya, kısa ve uzun vadeli hedefler belirlemeye zorluyor.
Bu hareketlilik, bir anlamda “şehir kurma” anlayışına dinamizm getiriyor. Sadece durağan bir yerleşim yönetmek yerine, kaynakları ve haritayı takip ederek sürekli yeni alanlara doğru seyahat etmeniz gerekiyor. Bu da oyuna ekstra heyecan ve belirsizlik katıyor.
Flotsam’daki çalışanlarınız — oyunun tabiriyle “Drifters” — sistemin kalbi konumunda. Onların her hareketi, sizin doğru planlamanıza bağlı. Bu karakterler üzerinde doğrudan kontrolünüz yok; yalnızca görev atıyorsunuz ve onlar doğru zaman içinde yerine getiriyorlar.
Ancak dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var:
Bunların hepsi, şehirdeki iş akışını doğrudan sekteye uğratabiliyor. Bu nedenle Flotsam’da “mikro yönetim” inanılmaz önemli. Bir yerden fazla yüklenmek, geri dönüşü çok zor kayıplara neden olabiliyor.

Oyun ilerledikçe daha gelişmiş binalara erişiyorsunuz: Gelişmiş atölyeler, arıtma sistemleri, motor takviyeleri, hatta küçük bir balık çiftliği bile kurmak mümkün. Ama ne kadar büyürseniz sorunlar o kadar karmaşıklaşıyor.
Enerji açlığı, yiyecek kıtlığı, kurak bölgelerde kalma riski, çalışanların yıpranması derken bir anda her şey zincirleme çökmeye başlayabilir. İşte Flotsam’ın güzelliği de burada: Oyuncuyu sürekli tetikte tutuyor, hiçbir zaman tamamen rahat bırakmıyor.
Bu baskı hissi, diğer city-builder oyunlarında pek rastlamadığımız bir deneyim. Okyanusun ortasında tek bir yanlış karar bile tüm şehrinizi yok edebilir. Bu nedenle her adım, dikkatle planlanmak zorunda.
Flotsam, teknik açıdan genel olarak stabil bir deneyim sunuyor. Grafiksel yapısı hafif olduğu için düşük ve orta seviye sistemlerde bile rahatça çalışabiliyor. Ancak şehir çok büyüdüğünde veya yoğun animasyonlu bölgelerde FPS düşüşleri görmek mümkün.
Kontroller ise gayet sezgisel. Kamera yönetimi, menü geçişleri ve yapı inşası akıcı. Özellikle suyun üzerinde platform oluşturma sistemi çok temiz tasarlanmış. Fakat bina yerleştirme sırasında bazı noktalarda “uygun zemin yok” uyarıları can sıkıcı olabiliyor.
Flotsam’ın ses tasarımı sakin, huzurlu ve tematik olarak uyumlu. Deniz dalgalarının sesi, hafif müzik temaları ve şehir hayatının küçük detayları oyuna çok hoş bir atmosfer katıyor. Bu tür “rahatlatıcı hayatta kalma” oyunlarında seslerin ne kadar önemli olduğunu Flotsam’da çok net hissediyorsunuz.
Müzikler asla oyunu domine etmiyor, geri planda huzurlu bir ritimle akıyor. Bu da uzun süreli oynanışlarda yormayan bir yapı sunuyor.

Flotsam, city-builder türüne çok farklı bir yorum getiren, yaratıcılığı ve atmosferiyle öne çıkan bir yapım. Okyanus üzerinde kurulan bu mobil şehir, hem görsel hem mekanik anlamda hafızada yer eden bir konsept sunuyor. Kaynak yönetiminin zorluğu, sürekli hareket halinde olma fikri ve çalışan yönetimi, oyunu hem zorlayıcı hem de tatmin edici hale getiriyor.
Her oyuncuya göre olmayabilir; özellikle baskı altında uzun süre plan yapmaktan hoşlanmayanlar için yorucu olabilir. Fakat sabırlı bir yönetim deneyimi seven, detaylara önem veren ve farklı şeyler denemekten hoşlanan oyuncular için Flotsam kesinlikle benzersiz bir deneyim sunuyor.
Toparlamak gerekirse: Flotsam, küçük ama yaratıcı fikirlerle dolu bir oyunun, doğru tasarım dokunuşlarıyla ne kadar etkili hale gelebileceğinin çok güzel bir örneği. Dalgaların üzerinde kurduğunuz her platform, topladığınız her atık ve verdiğiniz her karar oyuna kendi hikâyenizi katıyor. İşte bu yüzden Flotsam, türün içinde özel bir yere sahip.