-->
F1 25, yenilenen sürüş fiziği, gelişmiş kariyer modu ve Sky Sports sunum kalitesiyle seriyi ileri taşıyan, simülasyon tutkunlarını tatmin eden bir yarış deneyimi sunuyor.
F1 oyunları, her yıl olduğu gibi 2025 versiyonuyla da oyuncuları Formula 1’in hız, rekabet ve strateji dolu dünyasına davet ediyor. Ancak F1 25, seleflerine kıyasla sadece yıllık bir güncelleme olmanın çok ötesine geçiyor. Gerek fizik motorundaki derinleştirmeler, gerek kariyer moduna yapılan yapısal revizyonlar, gerekse de sunum tarafında atılan cesur adımlar sayesinde bu yapım, Codemasters’ın şimdiye kadar ortaya koyduğu en tutkulu F1 simülasyonlarından biri olmayı başarıyor.
F1 25’in en dikkat çekici ve hissedilir yeniliklerinden biri, EA Sports’un “Dynamic Handling System” adını verdiği yeni fizik ve sürüş sistemi. Önceki oyunlarda da başarılı bir fizik modellemesi vardı ancak bu yıl direksiyon başında gerçekten araca hükmettiğinizi hissettiğiniz anların sayısı artıyor. Lastik sıcaklığı, aerodinamik denge, süspansiyon tepkileri ve frenleme davranışları çok daha incelikli ve doğal hale gelmiş.
Özellikle gamepad ile oynayanlar için büyük bir dönüşümden söz etmek mümkün. Direksiyon setiyle oynarken elbette çok daha rafine bir deneyim sunuluyor ancak gamepad ile dahi aracın kıç atması, düşük hızda yokuş çıkarken kontrol kaybı yaşanması gibi küçük ama etkileyici detaylar kendini belli ediyor. Bu yeni sürüş modelinin bir diğer getirisi de, araç ayarlarının artık çok daha kritik hale gelmesi. Önceki yıllarda çoğu pistte “evrensel” ayarlarla idare etmek mümkündü ama F1 25’te her pistin kendine özgü karakterine uygun setup’lar oluşturmak zorundasınız.
Kariyer modu, uzun süredir F1 oyunlarının omurgasını oluşturan içeriklerin başında geliyor. F1 25 bu anlamda önemli yenilikler getiriyor. Artık kariyer moduna gerçek bir pilot olarak, örneğin Lewis Hamilton ya da Max Verstappen gibi isimlerle başlayabiliyorsunuz. Üstelik bu sadece kozmetik bir tercih değil; pilotun gerçek kariyer geçmişi ve takım içindeki statüsü oyuna doğrudan etki ediyor.
Kendi karakterinizi yaratıp sıfırdan bir kariyer başlatmak da hâlâ mümkün. Bu seçenekte ise ilk kez gerçek zamanlı bir “Driver Recognition” sistemi yer alıyor. Takımlar, sürüş performansınıza göre sizi analiz ediyor, basın röportajlarındaki yanıtlarınıza göre sizinle sözleşme imzalamak isteyebiliyorlar. Takım içi dinamikler, mühendisle olan iletişim, hatta antrenman turlarındaki performansınız bile sezonun gidişatını etkiliyor. Ayrıca bir ilk olarak artık takım arkadaşınızla doğrudan rekabet içinde olabiliyor, ona karşı stratejik avantajlar geliştirebiliyorsunuz.
EA Sports’un bu yıl özellikle yatırım yaptığı konulardan biri de yayın kalitesi olmuş. F1 25’te yarış öncesi, sonrası ve esnasındaki sunumlar adeta gerçek bir F1 yayını izliyormuşsunuz gibi hissettiriyor. Yeni eklenen TV kameraları, yarış yorumcularının güncellenmiş ses kayıtları, yarış haftası içindeki gündemleri özetleyen haber videoları ve röportajlar sayesinde atmosfer çok daha inandırıcı hale gelmiş.
Sky Sports F1 yayın ekibinden alınan yeni seslendirmeler ve detaylı istatistik panelleri ile yarış atmosferi bir hayli yoğun. Örneğin antrenman seansları sırasında pistin önceki yıllardaki verileri, pist sıcaklığı analizleri ve rüzgarın hangi virajda etkili olduğu gibi detaylar hem görsel hem de sesli olarak oyuncuya sunuluyor. Bu da oyunu sadece bir yarış simülasyonu olmaktan çıkarıp gerçek bir F1 sezon deneyimine dönüştürüyor.
MyTeam modu, kendi Formula 1 takımınızı kurmanıza olanak tanıyor ve F1 25 bu modda da ciddi geliştirmeler içeriyor. Artık takım yönetimi çok daha derinlemesine düşünülmüş. Sponsorluk anlaşmaları, tedarikçilerle görüşmeler, R&D yatırımları ve pilot seçimi daha karmaşık ama aynı zamanda daha ödüllendirici.
Örneğin, bir sponsorla anlaşma yaparken sadece finansal getirisi değil, takımınızın prestijine etkisi, sadakat süresi ve performans beklentileri gibi kriterleri de göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Ayrıca artık pilotlar sadece yetenek puanlarıyla değerlendirilmekten çıkıp, kişilik özellikleriyle de oyuna etki ediyor. Agresif, istikrarlı, risk alan ya da savunma odaklı pilotlar, yarış içindeki taktik kararlarınızı doğrudan etkileyebiliyor.
F1 25, hem PlayStation 5 4K 60 FPS deneyim sunabiliyor ve bu da yarış sırasında kesintisiz bir akıcılık anlamına geliyor. Özellikle gece yarışları ya da yağmur altında yapılan seanslarda ışıklandırma, yansıma efektleri ve pistin ıslaklık seviyesi o kadar gerçekçi ki zaman zaman gerçek yarış yayını izlediğinizi sanabilirsiniz.
PC versiyonunda ise RTX (Ray Tracing) destekli grafikler, yüksek çözünürlüklü gölgeler ve DLSS desteğiyle birlikte mükemmel bir görsellik sunuluyor. Ancak bu özellikleri yüksek ayarlarda çalıştırmak için üst seviye bir ekran kartına ihtiyaç olduğunu da belirtmek gerek. Ayrıca oyunun yükleme süreleri son derece kısa; SSD kullanan sistemlerde pist geçişleri neredeyse anında gerçekleşiyor.
F1 25’in ses tasarımı da bir önceki yıllara kıyasla bariz şekilde geliştirilmiş. Motor sesleri artık çok daha katmanlı. Mercedes’in derin gürlemesiyle Red Bull’un tiz ve agresif motor sesi arasındaki farkı sadece kulaklıkla dahi anlayabiliyorsunuz. Ayrıca pit duvarından gelen anonslar, mühendisinizin stratejik uyarıları ya da takım arkadaşınızın telsiz mesajları artık daha bağlamsal ve gerçek zamanlı hale getirilmiş.
Müzik tarafında ise EA Trax ile lisanslı şarkıların yanı sıra menülerde ve sinematiklerde kullanılan orkestral parçalar da oldukça başarılı. Özellikle sezon sonu özet videolarında kullanılan parçalar, yarış takviminin duygusal bir kapanışını yapmanızı sağlıyor.
F1 25’in çevrim içi modları, önceki yıllardan aşina olduğumuz Lig Sistemi ve haftalık etkinliklerle destekleniyor. Bu yıl ise daha dengeli bir eşleştirme sistemi dikkat çekiyor. Özellikle “Safety Rating” sistemi, temiz yarışan sürücülerle çarpışmaya meyilli olanları daha net şekilde ayırıyor. Ayrıca çapraz platform desteği sayesinde konsol ve PC oyuncuları birlikte yarışabiliyor, bu da çevrim içi topluluğun aktif kalmasını sağlıyor.
Her ne kadar F1 25 genel anlamda harika bir yapım olsa da tamamen kusursuz olduğunu söylemek zor. Bazı pistlerde hâlâ saçma sapan yapay zekâ hatalarıyla karşılaşmak mümkün. Örneğin son virajlarda AI araçlar bazen gereksiz frenleme yaparak arkadan çarpmanıza neden olabiliyor.
Ayrıca menüler arasında geçiş bazen gereğinden fazla karmaşık. Özellikle MyTeam modunda R&D ekranında kaybolmamak mümkün değil. Yeni oyuncular için bu ekranlar daha kullanıcı dostu hale getirilebilirdi. Son olarak, bazı röportaj cevaplarının hâlâ yapay ve tekrar eden cümlelerden oluşması, atmosferin gerçekçiliğini zedeliyor.
F1 25, sadece yıllık bir güncelleme değil, serinin bugüne kadar ulaştığı en olgun, en derin ve en gerçekçi nokta. EA Sports’un elindeki lisansı hakkıyla kullandığını ve Codemasters’ın bu tür simülasyonlarda hâlâ zirvede olduğunu gösteriyor. Geliştirilmiş fizik motoru, kapsamlı kariyer modu, yayın kalitesindeki sunumlar ve detaylara verilen önem, bu yapımı sadece F1 hayranları için değil, motorsporlarına ilgi duyan herkes için cazip kılıyor. Ufak tefek eksiklerine rağmen F1 25, bir yarış oyunundan çok daha fazlası: Gerçek bir Formula 1 sezonunun dijital karşılığı.