-->
Clair Obscur: Expedition 33 Oyun İncelemesi

Clair Obscur: Expedition 33, büyüleyici atmosferi, derin hikâyesi ve sanatsal tarzıyla unutulmaz bir JRPG deneyimi sunuyor.

23.04.2025 | ulasufuk

Bazı oyunlar vardır, onları oynarken bir medya deneyiminden fazlasını yaşarsınız. Görsel sanat, müzik ve hikâye anlatıcılığı öylesine iç içe geçmiştir ki, oyun olmaktan çıkıp adeta bir sanatsal performansa dönüşür. Clair Obscur: Expedition 33 tam da bu oyunlardan biri. Fransız edebiyatından, sürrealist resim akımından ve klasik JRPG formüllerinden esinlenen bu yapım; atmosferi, sıra dışı dünyası ve duygusal anlatımıyla oyuncuyu ilk dakikasından itibaren hipnotize ediyor.

Oyunu baştan sona oynayan biri olarak rahatlıkla söyleyebilirim: Clair Obscur: Expedition 33, oyun dünyasına sadece yenilik getirmekle kalmıyor, aynı zamanda video oyunlarının bir anlatı biçimi olarak neler başarabileceğini gözler önüne seriyor.

Oyunun en çarpıcı yönlerinden biri şüphesiz ki hikâyesi. Fransız sanat akımının “clair-obscur” (ışık ve gölge) temasından ilham alan bu dünya, her yıl ilahi bir ressam tarafından belirlenen bir yaşın “silinmesiyle” sarsılıyor. Eğer o yıl 33 yaşı silinirse, 33 yaşında olan herkes bir anda yok oluyor. İşte tam da bu absürd ama çarpıcı distopik kural üzerine kurulmuş bir dünyada Expedition 33 isimli bir direniş grubu, bu zinciri kırmaya çalışıyor.

Oyunun merkezinde, bu ressamın lanetini durdurmak için yola çıkan karakterimiz Enzo var. Enzo ve onunla birlikte mücadele eden diğer karakterler sadece hayatta kalmak için değil, aynı zamanda sistemin varoluşsal anlamını sorgulamak için bu yolculuğa çıkıyorlar. Hikâyedeki karakter gelişimi, özellikle Enzo’nun kendi travmalarıyla yüzleşmesi ve takım arkadaşlarıyla olan bağları çok etkileyici yazılmış. Bu yönüyle oyun sadece büyük bir görev anlatmıyor; aynı zamanda içsel keşifleri de merkeze alıyor.

Clair Obscur: Expedition 33, klasik Japon rol yapma oyunlarının (JRPG) sıra tabanlı savaş sisteminden ilham alıyor. Ancak bu sistemi modern dokunuşlarla zenginleştirerek daha etkileşimli ve tempolu bir hale getiriyor. Özellikle “timing-based” sistem, oyuncunun doğru zamanda tuşa basarak saldırıları daha etkili yapmasını ya da gelen hasarı azaltmasını sağlıyor.

Savaşlar taktiksel derinliğe sahip. Her karakterin kendine özgü yetenekleri var ve bu yetenekler sadece saldırı gücüne değil, düşmanın zayıf noktalarını keşfetmeye ve savaş alanını kontrol etmeye odaklı. Özellikle ressam temasına uygun olarak bazı büyüler ve özel yetenekler adeta bir fırçayla çizilmiş gibi görsel efektlere sahip. Düşman tasarımları ise gerçeküstü öğeler taşıyor – bazen bir kabustan çıkmış gibi, bazen de bir empresyonist tablodan fırlamış izlenimi veriyor.

Ayrıca takım dinamikleri de oldukça önemli. Karakterler arasındaki sinerji ve doğru kombinasyonlarla yapılan kombolar savaşın seyrini değiştirebiliyor. Birkaç boss savaşında, sadece güç değil, stratejik düşünceyle başarıya ulaşmak gerektiğini gördüm. Bu da oyunun derinliğini artırıyor.

Clair Obscur’un en öne çıkan yönlerinden biri kesinlikle sanatsal görselliği. Her bir mekan, her bir düşman ve hatta arka plan dokuları, bir ressamın fırçasından çıkmış gibi. Gri tonların üzerine serpiştirilmiş canlı renkler, sürekli olarak ışık-gölge oyunlarıyla oynayan bir atmosfer yaratıyor.

Paris esintili şehir manzaraları, terk edilmiş kiliseler, yükselen kuleler ve bilinmeyen diyarlarda geçen bölümler; her biri kendine has bir stile sahip. Oyunun sanat yönetimi sadece dikkat çekici değil, aynı zamanda oyunun duygusal temasını da destekliyor. Çürümenin güzelliği, kaybolmuşluğun estetiği ve ışığın içinde saklanan karanlık gibi fikirler her karede hissediliyor.

Bazı bölümlerde kameranın hafifçe döndürülerek oyuncuya “galeride yürüyormuş” hissi verilmesi de çok etkileyici bir detay. Bu görsel dokunuşlar, oyunun atmosferine daha da derinlik katıyor.

Oyunun müzikleri, hikâye anlatımını tamamlayacak şekilde özenle bestelenmiş. Özellikle piyanonun baskın olduğu duygusal parçalarda oyuncunun hissettiği yalnızlık, melankoli ve umut çok iyi yansıtılıyor. Savaş müzikleri ise klasik orkestra tınılarıyla yükseliyor, zaman zaman Fransız chansonlarından motifler bile hissediliyor.

Seslendirme kadrosu da oldukça başarılı. Enzo’nun duygusal anlarında sesi titriyor, öfkeli olduğunda gerçekten sinirini hissediyorsunuz. Diğer karakterler de aynı derecede özenli seslendirilmiş. Bu sayede oyunun dramatik yönü çok daha güçlü hissediliyor.

Çevresel sesler de oldukça iyi entegre edilmiş. Rüzgârın bir harabe arasında dolanışı, ayak sesleri, uzaklardan gelen iniltiler… Her şey atmosferin bir parçası.

Oyun yalnızca ana hikâyeden ibaret değil. Yan görevler, hem oyun dünyasını tanımak hem de karakterleri daha iyi anlamak için harika fırsatlar sunuyor. Bazı görevler sizi ressamın geçmişine dair ipuçlarına yönlendirirken, bazıları diğer karakterlerin kişisel dramalarını keşfetmenize yardımcı oluyor.

Özellikle bir yan görevde, silinmiş bir yaşta kaybolan bir karakterin ailesiyle olan temasını yeniden kurmaya çalıştığınız bir hikâye vardı. Bu görev, kısa süresine rağmen beni derinden etkiledi ve oyunun ne kadar özenli yazıldığını bir kez daha gösterdi.

Oyun PC ve konsollarda stabil çalışıyor. Görsel yoğunluğuna rağmen optimizasyon oldukça iyi yapılmış. Karakter animasyonları pürüzsüz, yükleme süreleri ise minimumda tutulmuş. Ancak bazı bölgelerde ara sıra kare hızı düşüşleri yaşanabiliyor. Özellikle büyük savaş alanlarında ya da yoğun partikül efektlerinin olduğu bölümlerde bu durum göze çarpıyor. Bu sorunlar ciddi değil, ama gelecek güncellemelerle giderilmesi mümkün.

Arayüz ise sade ve şık. Oyunun sanatsal havasını bozmadan, işlevselliği koruyacak şekilde tasarlanmış. Envanter sistemi ve karakter gelişim ekranı oldukça anlaşılır.

Clair Obscur: Expedition 33, video oyunlarını sadece eğlencelik bir medya aracı değil, aynı zamanda sanatsal bir anlatım biçimi olarak görenler için bulunmaz bir nimet. Hikâyesiyle düşündüren, oynanışıyla tatmin eden, görselliğiyle büyüleyen bir deneyim sunuyor.

Bu oyunu bitirdiğinizde yalnızca bir görev tamamlamış olmayacaksınız, aynı zamanda bir tabloyu izlemiş, bir şiiri okumuş ve bir düş görmüş gibi hissedeceksiniz. Eğer klasik JRPG’leri seviyor, aynı zamanda sanatsal deneyimlerden hoşlanıyorsanız, Clair Obscur: Expedition 33 kesinlikle radarınıza almanız gereken bir oyun.


9

Artılar

  • Sanatsal görselliğiyle benzersiz atmosfer yaratıyor.
  • Derin ve felsefi temalar içeren etkileyici bir hikâye.
  • Modernize edilmiş, tatmin edici sıra tabanlı savaş sistemi.

Eksiler

  • Bazı bölümlerde küçük performans düşüşleri yaşanabiliyor.