-->
Dying Reborn VR İnceleme

Korku ile İmtihan… Dying Reborn duyurulduğu andan beri merakla bekliyordum. Benim gibi korku oyunları hayranları için yeni bir deneyim olacağını belli ediyordu. Klasik tek başına kalınmış bir otel odası, uzun koridorlar ve ürpertici fotoğraf kareleri ile dikkatimi çeken bir yapım olmayı başarmıştı. Peki Dying Reborn’nün bu korku ile imtihanı zaferle mi yoksa hüsranla mı sonuçlandı. […]

17.03.2017 | omeri

Korku ile İmtihan…

Dying Reborn duyurulduğu andan beri merakla bekliyordum. Benim gibi korku oyunları hayranları için yeni bir deneyim olacağını belli ediyordu. Klasik tek başına kalınmış bir otel odası, uzun koridorlar ve ürpertici fotoğraf kareleri ile dikkatimi çeken bir yapım olmayı başarmıştı. Peki Dying Reborn’nün bu korku ile imtihanı zaferle mi yoksa hüsranla mı sonuçlandı. Başladığımız anda kendimizi boş bir otel odasında hafızamızı kaybetmiş olarak buluyoruz. VR teknolojisi ile kendinizi bir otel odasın içinde bulmak gerçekten etkileyici diyebilirim, kafanızı nereye çevirirseniz odanın o bölümünü görmek farklı bir tecrübe olduğunu baştan söylemeliyim.
 

 
Oyunun hikaye ve kurgusundan bahsetmek gerekirse oyunda kayıp olan kız kardeşimizi bulmaya çalışıyoruz. Öncelikle uyandığımız odadaki ip uçlarını takip ederek bulunduğumuz odadan kaçmaya çalışıyoruz. Odanın içinde çok bir şey yok. Bir yatak, kilitli iki tane kapı,, çeşitli tablolar, bozuk yayın veren eski bir televizyon ve parmaklıklarla kapatılmış pencereler. Hikaye boyunca hoş ve zorluk seviyesi yüksek olmayan bulmacalara yer verilmiş. Bunları kimi zaman mantık yürüterek, kimi zaman da etrafınızdaki objeleri dikkatlice gözlemleyerek çözebiliyorsunuz. Biz odalardan çıkmak için bulmacaları çözmeye çalıştıkça, bir yandan da bize tekinsiz bir yerde olduğumuzu alt metinde hatırlatılıyor. Her an her şeyin olabileceğini vr deneyimi ile yaşamak oldukça güzel hissettiriliyor. Korku oyunları ise haşır neşir olduğunuzu düşünüyorsanız Dying Reborn’nün farklı oyunlardan biraz kopya çektiğini anlayabilirsiniz. Kopya çekmesi bir yandan iyi olması yanı sıra bazı senaryolar da kötü yönleri ortaya çıkmış.
 

 
Gelelim oyunun teknik yönlerine. Genel olarak mekanlar detaylı değil, ama yine de göze hoş geliyor. Karakter tasarımlarını beğendiğimi söyleyemeyeceğim. Bazı şeylerin önceden kurgulanması hiç iyi olmamış açıkçası. Seslerin de etkili olmadığını belirtmeliyim, zaten müzikler de kendilerini var edecek kadar etkili değil, zaman zaman müziklerin farkına dahi varmıyorsunuz. Eşyalar ile etkileşime geçtiğimiz zaman arka plandan gelen ses eğer boşluğunuza denk gelirse sizi korkutabiliyor. PSVR destekli bir oyun için grafikler sönük kaldığını söylemek istiyorum, şahsen bu desteği bulunan bir oyundan daha iyi bir grafik kalitesi beklerdim. Her ne kadar grafikler çok iyi olmasada oyunun tarzı gereği bunu normal karşılamak gerekiyor zaten bu durumu oyunu oynadıkça fark etmiyorsunuz bile. Dying Reborn altı bölümden oluşuyor. Oyunu yarım saatlik dilimlerle oynadım bu oynama süresi sonunda baş dönmesi ve mide bulantısı yaşamadım. Son olarak şu aralar bir VR oyunu arıyorsunuz Dying Reborn VR’a şans verebilirsiniz.



Popüler Haberler


GTA 5’te hileler, oyunu daha eğlenceli hale getirmenin bir yolu. Araba hileleri, oyunculara anında belirli arabalara erişim imkanı sunarak onlara zaman kazandırır ve oyunu daha heyecanlı hale getirir.


Nixxes Software tarafından PC platformuna portlanan Horizon: Forbidden West için heyecan verici bir güncelleme yayınlandı!


Netflix’in popüler fantastik dizisi The Witcher, 5. sezonuyla final yapacak!


Bilim kurgu gerilim oyunu Deliver Us The Moon, 4 yıl önce iptal edilmesinin ardından Switch’e geri dönüyor!