Oyunda sahip olduğunuz karargah sadece bir askeri üs değil. İçerisinde oldukça gelişmiş bir laboratuarda bulunuyor. Burada keşfettiğiniz yeni teknolojiler sayesinde askeri şantiyenizde yeni silahlar, ekipmanlar ve teknolojik üniteler üretebiliyorsunuz. Bu nedenle bilimsel araştırmalar oyunda hayati öneme sahip oluyor. Yalnız bunun da bir bedeli var. Her araştırma zorluğuna göre belli bazı materyaller ve süreler istiyor. Bu materyalleri veya mühendisleri ise görevlerden kazanıyorsunuz. Yani ne kadar başarılı görev, o kadar başarılı araştırma.
 

 
Xcom Enemy Unknown görsel bakımdan muhteşem bir yapım olmasa da oyunun hissettirmek istediği atmosferi çok başarılı bir şekilde bizlere sunuyor. Görev alanlarınızdaki istila olgusu çok iyi bir şekilde betimlenmiş. Bir şehre karşı yapılan uzaylı istilası sonrasında oraya yardıma koştuğunuzda gerçekten yıkık, bitap bir şehir buluyorsunuz. Etrafta yanan binalar, patlayan arabalar, yıkık dökük objeler görüyorsunuz. Bu betimlemeler çok başarılı ancak bu başarıyı uzaylı modellemelerinde görmek çok zor. Özellikle matrix setinden fırlamış gelmiş ajan smith görünümündeki uzaylılar bir garip duruyor. Oyunun sesleri ise gayet başarılı. Görev sahasına indiğinizde yanan binaların ve patlayan arabaların çıkardığı efektle ambiyansı çok iyi yansıtıyor. Sessizce ilerlemeniz gereken görevlerde ekip arkadaşlarınızın telsiz konuşmalarındaki ürkeklikleri çok iyi yansıtılmış.
 

 
En başta belirttiğim gibi peki sonuç ne mi oldu? Kesinlikle mükemmel. Xcom efsanesini yeniden biz oyun severle buluşturma fikri bizleri fazlasıyla heyecanlandırmıştı. Ama bu pc efsanesinin konsol oyuncularına nasıl adapte edileceği sorusu kafamızı fazlasıyla kurcalıyordu. Yapımcılar oyunun eski serilerinde olan bazı uzun stratejik hamleleri tırpanlayarak ve akıcılığı arttırıcı yenilikler sunarak bu sorunu kıvraklıkla aşmışlar. Sonuç itibarıyla Xcom Enemy Unknown uzun zamandır oynadığım en iyi pc-konsol entegre oyunu oldu.