Parkeler Hiç Olmadığı Kadar Işıltılı…

Kuşkusuz spor oyunları denildiğinde ilk akla gelen yapımlar Pes ve Fifa serisi olmuştur. Bu gayet normal sonuçta dünyanın neredeyse tamamında bir numaralı spor etkinliği futboldur. Ancak yıllardır Electronic Arts ve Konami arasındaki bu rekabet hala bizlere mükemmel bir futbol deneyimi sunamamış görünüyor. İş basketbola geldiğinde ise durum biraz daha netleşiyor. Tartışmasız bu spor dalında dünyanın en prestijli ligi Amerikan Basketbol Ligi’dir. Her ne kadar Euroleague son dönemde büyük bir atılım içinde olsa da NBA seviyesine yaklaşması için çok uzun zaman gerekiyor. Hal böyle olunca dijital oyun dünyasında NBA oyunları önemli bir yere sahip oluyor. Yıllarca futbolda olduğu gibi bu spor dalında da EA stüdyolarının hakimiyeti söz konusuydu. NBA Live oyunları bize basketbol zevkini doyasıya hissettirmeye çalışıyordu. Ancak ne olduysa bu alana 2K Sports gibi güçlü bir rakibin girmesi ile oldu. NBA 2K11 ile başlayan ve yıllara göre devam eden seri kısa bir zaman içerisinde o kadar büyük bir başarıya imza attı ki oyun sektörünün en büyük oyuncularından olan ve özellikle spor oyunlarındaki deneyimleri ile nam salan EA’nın basketboldan elini ayağını en azından bir süreliğine çekmesine neden oldu. Son yıllarda devamlı olarak ertelenen Nba Live serisinin ne zaman rakibinin karşısına çıkacağı şu an için muamma ancak arenada tek başına kalan 2K Sports’un rehavete girmeyeceği de NBA 2K13 ile belli oldu. Nasıl mı, bunun cevabı incelemenin devamında…
 

 
Öncelikle yukarıda da belirttiğim gibi rakipsiz kalan 2K Sports’un bu durumu bir rahatlama vesilesi görerek NBA 2K13’ün üzerine fazla düşmeden piyasaya sunacağını düşünenlerdenseniz siz de bir çok eleştirmen gibi yanılmışsınız demektir. En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyip sonra neden böyle bir yargıya vardığımı ayrıntıları ile anlatmaya çalışayım.

Jay Z ismi hip-hop severler için önceden beri çok şey ifade ediyor, NBA’i yakından takip edenler de Jay Z’nin sadece bir şarkıcı olmadığını aynı zamanda yapımcı ve Brooklyn Nets’in de ortaklarından biri olduğunu biliyorlardır ancak kendisinin NBA 2K13’e el atacağını ve çehresini değiştireceğini ilk öğrendiğimizde çoğu kişi gibi biz de şaşırmıştık. Ancak ne kadar başarılı bir iş adamı olduğunu oyunun kapak tasarımlarına kendi ismini yazdırdığında anlamış olduk. Tabi Jay Z’nin en önemli etkisini özellikle oyunun müziklerinde hissediyoruz. Gerçekten NBA 2K13 müzikler bakımından serinin en iyisi olmuş. Ellerine sağlık Jay Z diyerek hakkını verelim.
 

 
NBA 2K13 her yönü ile çok çok başarılı bir yapımın güzel dokunuşlarla daha da süslendirilmiş ve taçlandırılmış versiyonu olmuş. Özellikle kariyer geliştirme modu olan my player modu en çok zaman harcayacağınız bölüm diyebilirim. Kısaca değinmek gerekirse; kendi oluşturduğunuz ve pozisyonundan tutunda kilo, boy, saç rengi, bilekliğine kadar detaylandırdığınız oyuncunuzu bir alt ligdeki deneme maçına sokarak oyuna başlıyorsunuz. Bu maçtaki performansınıza göre takım menajerlerinin dikkatini çekip görüşmeler yapıyorsunuz. Bu görüşmelerdeki cevaplarınıza da bağlı olarak NBA Draftlarına katılan takımlardan biri ile kariyer hayatınıza başlıyorsunuz. Bundan sonrası ise tamamen sizin yeteneklerinize bağlı olarak ilerliyor. İstediğiniz pozisyondan oyuna başlayabiliyorsunuz. Oyun size tanımlanmış olarak oyun kurucu pozisyonunu sunuyor ama siz bunu değiştirebilirsiniz. Ancak şunu unutmayın ki oyun kurucu pozisyonunda oynadığınızda topun sizde geçtiği süre daha fazla oluyor ve gelişim için yapabilecekleriniz ile birlikte sorumluluklarınızda fazla oluyor. Yani bu bakımdan oyun gerçekçiliğe çok yakın bir deneyim sunuyor. Zaten birazdan değineceğim oynanış dinamikleri sayesinde topu alıp tüm rakibi geçip smacı basarım ben gibi bir durum hayalden öteye gidemiyor. Oyun size bunu oyun bile olsun yapamazsınız diyor.