Oyunda Shepard’ın vermiş olduğu kararlar hem Mass Effect 3’ün hem de galaksinin kaderini belirliyor. Bu nedenle oyun boyunca alacağınız tüm ana görevler ve yan görevler neticesinde bir nevi müttefik destek barı diyebileceğimiz bir barın dolmasını sağlıyorsunuz. Bu bar ne kadar dolu olursa Reaperlar ile girişeceğiniz Büyük Savaşta başarılı olma şansınız da o kadar artıyor. Hemen şunu belirteyim, birbirleri ile ciddi husumetleri bulunan onca ırkı kendi tarafınıza çekme fikri ilk başta çok zormuş gibi görünse bile, aslında çok zor olmadığını söyleyebilirim. Tabi bu ana görevlerin ve yan görevlerin zamanla ciddi boyutta fazlalaşması sizde “galaksinin Cüneyt Arkın’ı ben miyim?” sorgusunu oluşturmuyor değil.

Oyunun genelinde en önemli olgunun vereceğimiz kararlar olması nedeniyle aslında tüm oynanış sistemini de bu diyaloglar oluşturuyor. Ancak Bioware bazı teknik yenilikler de getirmiş. Mesela artık kahramanımız biraz daha atletik oynanışa sahip. Bir yerden bir yere atlamak ya da yuvarlanmak artık mümkün. Oyunda siper alma mantığı da oldukça önemli bir yere sahip. Siperden başka bir sipere geçmek için bulunduğunuz siperin yanına yaklaşınca beliren ok işareti sizin nereye kaçabileceğinizi gösteriyor.

Oynanış ile ilgili bir diğer yenilikte taşıyabildiğimiz silah sayısı sınırının kaldırılmış olması. Böylelikle yanımızda istediğimiz kadar silah taşıyabiliyoruz. Ancak burada da şöyle bir engel söz konusu, taşıdığımız silah sayısı arttıkça, kahramanımızın diğer güçlerini kullanma hızı azalıyor. Mesela enerji barı daha yavaş doluyor gibi. Silah çeşitliliğinin çok fazla olduğu Mass Effect 3’te yanınızda hangi silahları taşıyacağınız tercihini yaparken hem ortamdaki düşman sayısına hem de silahların ağırlığına dikkat etmeniz gerekecek. Bu dilemma oldukça iyi düşünülmüş bir yenilik diyebilirim. Kaldı ki sahip olduğumuz silahlar için oyun boyunca toplayacağımız geliştirici ekipmanlarla (dürbün, susturucu gibi.) gerçek bir savaş makinesine dönüşüyoruz. Silahların bu efektif kullanımı yanı sıra yakın dövüşlerde de Mass Effect 3 çok göz alıcı bir sisteme sahip. Kolumuzda yer alan güçlü saldırı aparatının sayesinde yakın mesafede düşmanları alt etmek çok kolay.
 

 

Artık her RPG oyunun olmazsa olmazı haline gelen yetenek sistemi Mass Effect 3’te iyice dallanıp budaklanmış diyebilirim. Oyun boyunca kazandığınız beceri puanları sayesinde aktifleştirdiğiniz yeteneklerin sayısı oldukça fazla. Ayrıca oyun boyunca size eşlik eden yan karakterlerinizin yetenek sistemini de geliştirebiliyorsunuz. Böylece yapay zekası gayet iyi düzeyde bulunan dostlarınızın da sayesinde oyunun ilerledikçe karmaşıklaşan zorluk sistemiyle baş etmeniz kolaylaşıyor. Yetenek ağacında bulunan tüm yetenekleri açmanız ve sahip olmanız oynanış sistemi tarafından zorlaştırılmış. Aslında oyunun temel kurgusu olan tercih yapma durumu yetenek sistemine de entegre edilmiş. Yetenekler arasında bir zamandan sonra tercih yapmanız gerekiyor. Bu doyumsuz oyuncuları frenleyen iyi düşünülmüş bir kurgu kanımca.

Mass Effect 3 grafiksel olarak tam anlamıyla muhteşem bir görsel şölen sunuyor. Açılış sahnesindeki görsel detaylardan başlayan mükemmellik, ara videolardan oyun içi çatışma anlarına kadar başarı ile devam ediyor. Karakter modellemelerindeki gerçekçilik, yıkık dökük mimarinin çok iyi modellenmesi oyunun grafiksel açıdan taçlanmasını sağlıyor. Düşmanlarınız ile yapılan büyük çatışma anlarındaki ışıklandırma efektleri ise tam anlamıyla şaheser diyebilirim. Ama beni can evimden vuran o muhteşem tasarlanmış arka planlar. Bulunduğunuz mekanın tüm dokusunu adeta hissediyorsunuz. Çok ufak tefek hatalar dışında Mass Effect 3 görsel olarak türünün en başarılı oyunlarından biri.
 

 

Görsel olarak bu denli başarılı olan Mass Effect 3 sesler ve müzik olarak ise grafiksel başarının da üstünde bir mükemmelliğe sahip. Özellikle seslendirme konusunda oyunun ulaştığı nokta kesinlikle takdire şayan. Oyunun genel kurgusu diyaloglar olduğu düşünüldüğünde bu konunun ne kadar önemli olduğu aşikar, işte Bioware bu konuda kesinlikle işi ciddiye almış ve çok başarılı bir seslendirme sunmuş. Ayrıca müzikler ortamın duygusunu tam anlamıyla yansıtıyor, silah efektlerinden tutunda en ufak mekansal etkileşime kadar ses ve müzik açısından Mass Effect 3 serinin en başarılı yapımı olmuş.

Electronic Arts’ın ” 2012 Yılının En Başarılı Yapımı” iddiası ne kadar gerçekleşebilir bilemeyiz ama Mass Effect 3’ün serinin en başarılı yapımı olduğu kesin. Bu kadar büyük beklenti oluşturup, bu beklentileri yönetmenin zorluğu ortada ama görünen o ki Mass Effect 3 tüm beklentileri karşılayacak bir baş yapıt. Dolayısıyla aklımıza şu meşhur söz geliyor. “Bioware daha iyisini yapana kadar en iyisi bu”…