-->
Gran Turismo 7 İnceleme

Lastikler ısınmaya başladı…

02.03.2022 | ulasufuk

Daha dün gibi aklımda… Arkdaşlarla toplanıp Ps2 oynardık.  Beş yüz’den fazla otomobil, upgrade’ler, Mitsubishi efsanesi, kullanımı neredeyse kusursuz olan, virajdan viraja savurduğumuz. Lancer Evolution V, bin beygirlik Suzuki Escudo ile U virajları bariyerlere yaslanarak, hiç olmadık bir hızda dönmek. Bazılarında altın derecesine erişmenin saatler sürdüğü ehliyet sınavları… Binlerce yarış, artık hepsi başka yerlere dağılmış arkadaşlar, anılar. Elbette Gran Turismo 2’den bahsediyorum, ilk oyunun açtığı yoldan yürüyüp çıtayı yükselten, hatta o çıtayı alıp başka bir yarış oyununun yıllar boyunca ulaşamayacağı bir yüksekliğe koyan oyundan. Gran Turismo 2 öyle muhteşem bir oyundu ki, başka bir Gran Turismo oyununun (GT4) gelip onu tahtından indirmesi bile hayli patırtılı olmuş-tu. Oyunla beraber elden geçirilen fizikler de ufak değişiklikler ile PS3 zamanına kadar hayatta kaldı, hiç de şikayet etmedik. GT6’yı bir “eski konsola veda” oyunu olarak düşünürsek, serinin son büyük atılımı olan Gran Turismo Sport tam dokuz milyon adetlik bir satış rakamına ulaştı. Polyphony Digital’i hep kapısının önünde kırk beş dakika beklediğiniz, servisi daima geciken ancak asla hayal kırıklığına uğratmayan bir restorana benzetmek istiyorum ben. Evet, bu güzel insanların hiç acelesi yok, elleri ağır ve yeni oyunu yeni nesil konsollara hazırlamaları da çok uzun zaman sürdü. Evet, beklenen zaman geldi karşımızdaki Gran Turismo 7 bu kadar çok beklediğimiz Gran Turismo 7 bize ne vadediyor?

Oyunda 400 araç ve 90 farklı pist varyasyonu bulunmakta ve bu araçların tamamı “premium” yaklaşım ile hazırlanmış. Bu da muhteşem detaylandırılmış modeller ve nefes kesen kokpitler demek. Oyunun fizikleri GT2’den beri ilk kez gerçek anlamda “yeni baştan” geliştirilmiş ve sonuç gerçekten takdire değer. Logitech G29 ile denediğimiz oyunun sürüş hissiyatı, viraj çıkışlarındaki oversteer, verdiğimiz kontralara aracın verdiği tepkiler ve gaz/ fren pedalındaki hassasiyet neredeyse mükemmel. Oyun DualSense ile de son derece rahat kullanılabiliyor. DualSense kablosuz kontrol cihazının uyarlanabilir tetikleyicileri ve dokunsal titreşimleri mehteşem bir hissiyat sağlıyor ve eski oyunlardaki o fizikler bu oyunla beraber simülasyon tarafına doğru bir iki tık ilerlemiş durumda. Artık aracı kullanırken downforce’a güvenip virajlara körlenmesine giremiyor, ağırlık değişimi ve kerblere doğru açıdan vurmak gibi değişkenleri de hesaba katmak zorunda kalıyorsunuz. Tüm bunlar büyük keyif ve kendi başınıza turlamak bile eğlenceli bir eyleme dönüşüyor. Oyuna yeni eklenen bir modlardan biri müzik rallisi ciddi ve sabırlı bir sürüşün hedeflenmediği, müziğin keyfinin çıkarıldığı bir oyun modu özellikle ısınmak ve biraz eğlenmek için güzel bir seçenek. Özellikle de oyunun tüm tur zamanlarınızı saklamak ve gerek kendinizle gerek arkadaşlarınızla karşılaştırmak için sunduğu seçenekleri düşünürseniz. Oyundaki araçlar farklı sınıflara ayrılmış ve GTI olarak adlandırabileceğimiz binek araçlardan tutun da GT sınıfına dair spor otomobiller bulunuyor. Araç çeşitliliği bu tipte bir oyun için yeterli ve her aracın belli bir öğrenme eğrisi var, tam verim almanız için pistte biraz toz yutmanız gerekiyor.

Ehliyet sınavları yerinde duruyor rastgele ödüller sunması son derece keyifli. Bazı yarışların sonucunda ya da görevleri tamamladığımızda çeşitli araçları hediye olarak alıyoruz ama koleksiyonumuzu genişletmek için araç satın almak şart. Araç satın almak istediğimizde gidebileceğimiz farklı yerler var. Sıfır araçları satın alabileceğimiz Brand Central, artık üretimi olmayan eski modelleri bulabileceğimiz İkinci El Otomobiller ve değişen kataloğunda sınırlı sayıda özel otomobili barındıran Efsanevi Otomobiller uğrayacağımız dükkanlar. Başlangıçta İkinci El Otomobiller en büyük dostumuz ama yarışlarda ilerleyip kazandığımız paralar da çoğalınca diğer kısımları da gezmeye başlıyoruz. Bunun yanında oyunun kısıtlı da olsa hayli başarılı bir görev modu var. Ayrıca isterseniz garajınızdaki araçlardan birini, isterseniz size sunulan herhangi bir aracı kullanabileceğiniz klasik Arcade modu yerinde duruyor. Yapay zekaya karşı istediğiniz pistte mücadele edebileceğiniz bu modda kokpit kamerası kapalı ve oyunu o “ata binme” kamerasından ya da diğer dış kameralardan oynayabiliyorsunuz. Tıpkı eskiden olduğu gibi marka merkezine uğrayarak otomobil satın alabiliyorsunuz. Yeni bir fotoğrafçılık modu olan Scapes’te en sevdiğiniz arabalarla dünyayı dolaşabilirsiniz. Seçtiğiniz arabayı dünya çapında 250’den fazla noktaya yerleştirebilir ve en son teknoloji HDR kalitesinde fotoğraflar çekebilirsiniz. Gerçekteki ışık ile üst seviyede özgürlük veren efektleri bir araya getiren bu mod, normal yaşamda neredeyse imkansız olan yüksek kalitede fotoğraflara ulaşılmasınızı sağlıyor.

Her bir markanın tarihi ve ilk kez GT6 ile tanıştığımız GT Vision otomobilleri de yine buradan ulaşabilecekleriniz arasında. Öyle ki bazı markaların sanal müzeleri dahi bu bölüme eklenmiş. Sadece bu bölümleri dolaşmak bile hayli zamanınızı alacaktır, bakmadan geçmeyin derim. Yeni oyunla gelen bir yenikte Kafe, menü adı altında çeşitli görevler veriyor. Japon arabalar serisinden 3 araba topla, bir şampiyonada ilk üç arasına gir, arabanı yıkat gibi görevleri yaparak menüyü tamamladığımızda yeni alanları açıp, çeşitli hikayeler dinleme fırsatı ediniyoruz. Gran Turismo 7 bu grafiği size satmak için efektlerle, cennetten çıkma atmosferlerle falan süslemiyor üstelik. Yine de ağaçların arasından sızan güneş aracınıza vurduğunda etkilenmemeniz mümkün değil. GT 7 de dinamik hava değişimi oyuna oldukça etki ediyor. Belirli lokasyonlarda, belirli tarih ve saatlerde görülebilen yıldızlar ve hatta gezegenler bu simülasyon kullanılarak gökyüzünde görülebiliyor. Ay, tıpkı Güneş gibi doğup, batıyor. Yıldızların rengi, atmosferin açık ya da sisli olmasına göre değişebiliyor. Nürburgring gibi dev bir pistin bir bölümünde yağmur yağarken, diğer bölümünde güneş açabiliyor. Polyphony Digital’in bu konuda bir dinamik hava değişimini bir adım ileri götürdüğünü söylemek yanlış olmaz. Oyunda benim en fazla canımı sıkan iki konunun ilki prototip araçlar. Elbette üzerine çok yatırım yapılan GT Vision konusunu işlemek için geri döndürülmesi anlaşılabilir ancak oyundaki en üst seviye araçların yüz- de sekseninin prototip olması kimi insanlar için can sıkıcı olacaktır.

Audi, Nissan ve Peugeot örneğinde olduğu gibi daha fazla LMP sınıfı araç eklenmiş. Eğer seviyesi çok yukarıda bir yarış liginde yer almadıysanız, herhangi bir yarış oyununda karşılaşacağınız manzaralar çok benzerdir. İlk virajda büyük bir kaos, yarışı dört yüz pingle oynayan ve bir noktadan bir noktaya ışınlanan rakipler, size yol vermektense sizi pistten atıp yarışınızı mahvetmekte sakınca görmeyecek beyhudeler ve hatta pisti ters yönde kat edenler. Polyphony bu konuda bir şeyler yapmaya karar vermiş ve betada da görüp çok beğendiğimiz bazı centilmenlik kurallarını oyuna eklemiş. Hatta ilk online yarışınızı yapmadan önce bunun için hazırlanan videoları seyretmeniz gerekiyor. Oyunda önünüzdeki aracı mahmuzlayarak çarpmak, pistin sınırına kadar itip kum havuzuna çıkartmak, virajı kesmek ve aptalca zigzaglar çizmek yasak. Her biri size pozitif veya negatif anlamda bir centilmenlik puanı olarak geri dönüyor ve bir hata yaptığınızda bunun cezasını frene basıp aldığınız ceza kadar yavaşlayarak ödüyorsunuz. Buna uymayıp finişe kadar sürmek isteyen baba- yiğitler de ekstra ceza yiyerek sonuçlarına katlanıyor. Evet, Gran Turismo 7 centilmenlik konusunu oyunun mekaniklerine gayet iyi işleyen gayet iyi bir iş çıkartılmış, ayakta alkışlıyorum. Günlük yarışların çeşitliliği ve sayısı ile zamanlı etkinlikler ise oldukça yeterli. Gran Turismo 7’yle birlikte Tuning Shop geri dönmüş. Her araba için yaklaşık 60 farklı performans parçası var. Bu parçaları birleştirerek otomobilden size sunduğu sürüş hissini ve performansı değiştirebiliyorsunuz. Arabanızı sadece size ait bir tasarım ile pistlere çıkarabileceğimiz gibi, başka oyuncuların yaptığı tasarımları da arabanıza ekleyebiliyoruz. Araç kişiselleştirme kısmında 650’den fazla aerodinamik parça, 130 farklı jant ve 1200 farklı renk seçeneği mevcut. Araç genişletme, arka kanatlar ve modifiye edilebilecek parçaları da düşünürsek, kişiselleştirme kısmı ciddi anlamda zengin.

Oyunda çok da iyi olmayanların keyif alabilmesi için tamamen otomatik frenleme ve otomatik direksiyon destekleri de bulunuyor. Bu desteklerin hepsi, yardım ayarlarından ayarlanabiliyor. Oyunun zorluk seviyeleri ise Kolay, Orta ve Zor olarak belirlenmiş dilediğiniz seviyede oynayabiliyorsunuz. Oyunun en vurucu noktalarının başında görsellikte geliyor. Bu video oyununu, 4K HDR destekli televizyonumda, deneyimledim ve açıkçası almış olduğum görsellikten inanılmaz memnun kaldım. Bu video oyunu bence şu anda en yüksek kaliteli fotoğraf gerçekçiliği kalitesini bünyesinde bulunduruyor. Çevre detayları, görsel efektler, tabii ki araba modelleri inanılmaz görünüyor. Ayrıca, geçen oyuna göre duman efektleri de ciddi anlamda iyileştirilmiş durumda. Özetle oyun, kusursuz görünüyor. Oyunun işitsel öğeleri hem müzikler hem de efektler açısından değerlendirildiğinde şöyle bir durum ortaya çıkıyor. Oyun müzik listesi bakımından serinin en iyileri arasına girecek cinsten. Özellikle çok zengin müzik listesi tempoyu en iyi hissettirecek şekilde hazırlanmış. Bunun yanı sıra bol bol çarpışma anı ile dolu olan oyunda duyduğunuz çarpışma efektleri de oldukça başarılı. Son olarak yarış simülasyon oyunlarını seviyorsanız Gran Turismo 7 daha iyi bir oyun yok. Neresinden bakarsanız bakın duygu harmonisi yaşatan bir oyun olmuş. Yarış oyunu tutkunuysanız mutlaka bu oyunu oynamalısınız.


9

Artılar

  • Muhteşem grafikler ve tekrar mekanikleri,
  • İyileştirilmiş fizikler
  • Türkçe dil desteği

Eksiler

  • Sunumdaki diyaloglar sıkıcı