-->
Assassin’s Creed Chronicles: India İnceleme

Hindistan’da Bir Suikastçı Hikayesi… Ubisoft’un Assassin’s Creed markasını daha nereye kadar götüreceğini düşünmeye başladığımız şu günlerde oyunun formatını değiştirme fikri aslına bakarsanız çoğumuzun aklına gelmemişti. İlk başta China ile başlayan Chronicles serisi India ile devam ediyor. Serinin son oyunu Russia olarak devam edecek. Ama asıl soru şu ki Ubisoft’un bu yeni hamlesi devrim olarak mı […]

24.01.2016 | ulasufuk

Hindistan’da Bir Suikastçı Hikayesi…

Ubisoft’un Assassin’s Creed markasını daha nereye kadar götüreceğini düşünmeye başladığımız şu günlerde oyunun formatını değiştirme fikri aslına bakarsanız çoğumuzun aklına gelmemişti. İlk başta China ile başlayan Chronicles serisi India ile devam ediyor. Serinin son oyunu Russia olarak devam edecek. Ama asıl soru şu ki Ubisoft’un bu yeni hamlesi devrim olarak mı anılacak yoksa başarısız bir deneme mi? Bu sorunun cevabını elbette zaman verecek ama bizim asıl odaklandığımız nokta Hindistan topraklarında geçen hüzünlü bir suikast hikayesi…

Açıkçası iki boyutlu platform oyunları hayranı olduğum bir türdür. Prince of Persia bu türün efsaneleri arasındadır. Kaldı ki bu efsane de sonradan Ubisoft şemsiyesi altına girmiştir. Bu noktadan bakıldığında türe aşina olan Ubisoft’un AC serisinde böyle bir deneme yapması çok hoşuma gitmişti. İlk oyunu da bu çerçevede severek oynadım. İkinci oyun olan india ile asıl vurgu yapılan nokta gizlilik olarak göze çarpıyor. Bu temel oynanış vurgusu aslında serinin yoğun macera temelinden çıkmasına da neden oluyor. Tüm bu etmenler birlikte değerlendirildiğinde İndia’nın yapmak istediklerini ne denli başarabildiği oldukça önem kazanıyor. İncelemede asıl odak noktamız bu başarıyı test etmek olacak.

 
Assassin's-Creed-Chronicles-India-inceleme1
 

İndia aslına bakarsanız ilk oyun olan China’ya göre 1-0 önde başlıyor. Bunun nedeni elbette ki oyunun geçtiği dönem ve coğrafya. Gerçekten de bir dönem oyunu olan yapım muhteşeme yakın sanatsallıkla bizleri karşılıyor. Oyunun iki boyutlu yapısından yer yer uzaklaşıp derinlik kazandığı anlarda arka planların ve çevrenin etkileşimi oldukça başarılı duruyor. Sonuçta yeteneklerle donatılmış bir suikastçıyı kontrol ediyoruz. Çevre ile etkileşim oldukça önemli. Oyun bu noktada bizleri fazlasıyla kendine çekiyor.

İncelemenin başında da belirttiğim gibi serinin bu ikinci olan India’da bizlere vurgulanmak istenen asıl kurgu gizlilik çerçevesinde ilerleme olmuş. Aslına bakarsanız bu noktada oyun biraz Hitman tadında esintiler sunmak istemiş. Ama açık söylemek gerekirse pek başarılı olamamış. Evet oyun boyunca karşınıza çıkan asıl düşmanlarınız olan muhafızlardan saklanmak ve işinizi gizlice görmek en temel kurgu olarak karşımıza çıkıyor. Ancak gizlilik denildiğinde en önemli husus olan yapay zeka bu oyunda adeta embesil seviyesinde. Tüm oyunu bir farkındalık göstergesi çerçevesinde oynamak ve buna sonuna kadar sadık kalan düşmanlarla başarmak gizlilik olgusunu anlamsızlaştırıyor. Daha farklı belirtmek gerekirse; bir muhafızın görüş alanının az ilerisinde olan katliamı görmezden gelmesi ya da hemen arkasındaki curcunadan bihaber olması oldukça mantıklı! oluyor. Yapay zekanın çuvalladığı bir gizlilik odaklı oynanış oyunun en zayıf halkasını oluşturuyor.

 
Assassin's-Creed-Chronicles-India-inceleme2
 

Madem gizlilik kurgusu elimizde kaldı bari biz de maceraya sarılırız diyenlerdenseniz bu noktada oyun sizi bir kez daha hayal kırıklığına uğratıyor. Zaten platform türünde sınırlandırılmış bir düzlemde ilerlediğiniz oyun yapısına bir de belli standartlarda oynama zorunluluğu gelince kendinizi iyice kısıtlanmış hissediyorsunuz. Yani oyun sizi belli bölümleri belli şekilde geçme sarmalına sokuyor. Bunu da başarısız oynanışla yapması tadınızı kaçırıyor. Halbuki oldukça marifetli karakterimizi her bölüm sonunda geliştirilen oyuncaklarla donattığımızda bol macera bol adrenalin ve bol gizlilik karışımı bir ziyafet bulmak istiyoruz ancak yapımcımız bu konuda oldukça pinti ve baştan savma davranmış.

 

Assassin's-Creed-Chronicles-India-inceleme3

 

Oynanış açısından bu sorunlar biraz tadınızı kaçırıyor. Ancak özellikle görsel şölen yine de oyundan kopmamanızı sağlıyor. Kısacası İndia sizi bir şekilde kendine bağlıyor. Ubisoft’un bu yeni serüveni bizler için ne kadar şaşırtıcı olduksa görünen o ki oyunu geliştirenler açısından da şaşırtıcı olmuş. Kervan yolda düzülür mantığı ile seriyi her geçen gün daha da geliştiririz, hataları bir sonraki oyunda gideririz diye düşünüyorlarsa bu gibi incelemelere ve oyuncu geri bildirimlerine ciddi kulak vermeleri şart. Sonuçta oyun dünyasının gelmiş geçmiş en önemli serisinden bahsediyoruz.



Popüler Haberler


League of Legends 2024 Kış Mevsimi finali 5 Nisan Cuma günü saat 20.00’de nefes kesici bir mücadeleye sahne olacak.


Geliştirici AMZY, 2010 yılında DSiWare oyunu olarak DS için piyasaya sürülen Hakokoro’nun devamı niteliğindeki Hakokoro V’i duyurdu.


Yayıncı Funcom ve geliştirici The Outsiders, Lab42 işbirliğiyle Metal: Hellsinger VR’yi duyurdu.


VALORANT Challengers 2024 Türkiye: Birlik Ligi’nde heyecan zirveye tırmanıyor!