Büyücüler Geri Dönüyor…

Bazı oyunlar vardır tabiri caizse fiyat performans oyunları Magicka 2’de tam da böyle bir oyun olmuş. Magicka 2 Paradox’un çoğu oyunu gibi yaratıcılık ve beceriyi had safhada tutan bir yapım olmuş. Serinin ilk oyunu biz oyun severlerin zihninde güzel izler bırakmıştı. İlk oyunda başarıya ulaşmış güzel elementler ikinci oyuna da taşınmış. Her ne kadar oyunun hikayesi çok fazla bir şey vadetmese bile ilk olarak oyunun hikayesinden başlamak istiyorum. Oyunun senaryosu, eksik kalmasın diyerek eklenmiş gibi. Fantastik bir dünyada geçen oyunumuz da bize verilen görevlerini yerine getirmeye çalışıyoruz.

Şimdi büyü zamanı. Büyü iksirlerimizi yanımıza almayı unutmayalım. Pardon, büyü iksirine ihtiyaç duymuyoruz. Zira o iksiri kullanabileceğimiz bir Mana’mız yok. Oyun bize dilediğimizce büyü yapma yetisi veriyor. Oyunda su, ateş, şimşek, toprak, soğuk, kalkan, gizem, yaşam, bulut ve buz olmak üzere 10 adet element bulunuyor. Bunların hepsinin element olmadığı görülmekte; öyle adlandırılmışlar sadece. 5 boşluktan oluşan bir büyü dizilim şemanız var. Bu 5 boşluğu yukarıdaki elementlerle doldurmak suretiyle büyü yapıyorsunuz. Misalen; 1 adet toprak büyüsü küçük bir taş atarken 5 adet toprak büyüsünde kaya fırlatıyorsunuz. Varsayılan büyü tuşu olan sağ fare tuşuna basılı tuttukça konsantre oluyor ve büyünüzü güçlendiriyorsunuz. Oyunun en eğlenceli ve büyü yapmayı hem yaratıcılık hem de el çabukluğu gerektiren bir meziyet haline getiren özelliği, bu büyülerin birleştirilebilir ve art arda kullanmak suretiyle etkilerinin arttırılabilir olması.

Oyunun eğlence dozajı yüksek olsa da şahsım için en ağır basan yönü mizah anlayışı oldu. Karakterimiz zaten ciddiyetten uzak, karşımıza çıkan diğer büyücüler de kafayı sıyırmış, sağda solda bulduğumuz devasa ölü-geyikler ile başarım topluyoruz derken değil büyücünün; oyuncunun bile konsantrasyonu kalmıyor. Daha fazla ipucu verip esprilerin tadını kaçırmadan bu paragrafı atlıyorum. Oynanış konusunda tuş kombinasyonlarının ve klavye-fare ikilisinin muhtemelen en kullanışlı biçimde ayarlandığından bahsedebiliriz. Kontrol düzeneği çok basit. Zira oyunun başındaki eğitimlerde hemen hemen her komuta alışıyorsunuz. Yazı boyunca bahsetmediğim ve oyuna bambaşka bir tat katan özellik ise oyunu dört kişiye kadar birlikte oynayabilme seçeneği. Magicka 2’nin çevre tasarımlarının ve mizah duygusunun ahenginden incelemenin başında bahsetmiştik.

Magicka 2 genel olarak en büyük eleştiriyi grafiksel yönden alıyor. Bunda da haklılık payı fazlası ile var. Atmosfer, ışıklandırma, ambiyans ve efektler konusunda oldukça başarılı bir yapım söz konusu olsa da kaplamalar konusunda aynı şeyleri söylemek güç. Ayrıca oyun boyunca karşılaştığınız bazı teknik sıkıntılar da cabası. Yine de oyun hissettirmek istediği atmosferi ve duyguyu görsel olarak muhteşem işleyen sinematikleri ve genel dokusuyla çok iyi başarıyor.

Magicka 2 denildiğinde olmazsa olmazımız elbette ki çoklu oyuncu modudur. Belkide Magicka 2′nin en güvendiği yanı başarılı co-op modu ve sahip olduğu büyü çeşitliliği olduğuna göre bizim de en odaklandığımız noktalar bunlar oluyor. Büyü çeşitliliğine diyecek lafımız yok. Gerçekten her türden büyüye erişebiliyoruz. Ancak bu büyülerin oynanabilirliğe etkisi bakımından yer yer bazı sorunlar yaşandığını da belirtmeliyim. Oyunun teknik yönlerine gelecek olursak bu açıdan bakıldığında ortalama bir yapım olduğu görülebiliyor. Görsel olarak mekan tasarımlarının farklılıkları olumlu olsa da karakter modellemeleri ve çevre etkileşimi ortalamanın altında. Teknik bakımdan oyunun en başarılı yönü sesleri olmuş diyebilirim.  Sonuçta da karşımıza son yılların en başarılı fiyat performans yapımlarından birisi çıkıyor. Sonuçta da karşımıza son yılların en başarılı korku-gerilim yapımlarından birisi çıkıyor Magicka 2 serisi açısından değerlendirildiğinde ise serinin müdavimlerinin kaçırmaması gereken bir oyun olmuş.