Evet düşmanlarımızı tanıyorduk. Takırdayanlardan bahsetmiştim. Kendileri oyunun en can sıkan öğelerinden biri. Belki işitsel olarak sorunları var ancak sizi bir farkettikleri anda çok fena durumda kalıyorsunuz. Tabi ki sizin de eliniz armut toplamıyor. Joel yetenekler bakımından gittikçe kendini geliştirebilen birisi. Bu durumu aşama aşama hissediyor olmak ve gelişimin her kademesine müdahil olmak çok keyifli. Başarılı tasarlanmış crafting sistemi bu durumun en önemli unsuru. Çevrede bulduğunuz bir çok objeyi birbirleri ile entegre ederek efektif malzemeler meydana getiriyorsunuz. Bunlar iyileştirme amaçlı olabileceği gibi bombalama amaçlı da olailiyor. Nitekim bir çok güçlü düşmana karşı kullanacağınız molotof kokteyleri bunlardan birisi.
 

 
Oyun boyunca nasıl ilerleyeceğiniz size bırakılmış olsa da genel güzargah sınırlı bir çizgisellikte. Ancak bu yolculuğu çok sesli mi yapacaksınız yoksa bir süikastçi havasında mı tamamlayacağınız size bırakılmış. İlk yolu tercih ederseniz ki çoğumuzun yolu bu olacaktır. İşte o zaman oyun size gerekli tüm teçhizatı sunacaktır. Ancak bir fps oyununda olduğu kadar da bonkör olmayacaktır. Yeri gelecek mermileri sayacaksınız. Çünkü siz bir savaşçı ya da profesyonel bir asker değil hayatta kalmaya çalışan bir bireysiniz.
 

 
Ayrı bir paragrafı yakın dövüş sistemi için açmak gerekiyordu. Gerçekten yapımcılar bu konuda hiç ama hiç üşenmemişler ve onlarca farklı kominasyon tasarlamışlar. Sizin oynayış tarzınıza göre de şekillenen bu süreç sonunda gün yüzü görmemiş birçok ölüm formatı ile tanışıyorsunuz. Bu noktada yakın plana gelen kamera açıları bizlere oyunun görsel gücüne yakından bakma imkânı da sunuyor.