4A Games tarafından geliştirilen, dağıtımı da THQ tarafından üstlenilen Metro: Last Light’ın kısa filmi Metro: Last Light The Preacher yayınlandı.

PC, PlayStation 3 ve Xbox 360 için Mart 2013’te çıkış yapacak oyunun Preacher’ı tanıtan live action kısa filmini aşağıdan izleyebilirsiniz:

Vaiz

Patlamadan önce günün her saatinde Moskova sokaklarında bağıra bağıra vaaz veren tanınmış bir figür olan Vaiz, şimdi ise ruh arayışı ile geçen bir dönemin ardından Metro’daki umutsuz insanlar için bir umut ışığı ve ruhani yol gösterici haline gelmişti.

Hiç kimse onun bir gün tüm hayatını geride bırakıp elinde kutsal kitapla sokaklarda yaşamaya başlamasına yol açan sebebin ne olduğunu bilmiyordu. Genç karısı bu karar karşısında şok olmuştu, haftalarca her gün meydanda onu ziyaret etmiş, evine ve işine dönmesi, bebeklerini görmeye gelmesi için yalvarmıştı. İlahi bir ziyaretten, kör edici bir ışıktan ve reddetmesi mümkün olmayan, cennetten gelen bir çağrıdan bahsederdi. Diğerleri ise onun hayal gördüğünü, akıl sağlığını yitirdiğini konuşur, kafalarını sallar ve ailesine acırlardı.

Moskova sokaklarının tanıdık bir figürü haline gelmişti, o kadar tanıdıktı ki her gün oradan geçenler artık onu fark etmiyorlardı bile. On yıl boyunca her gün tövbe ve kıyamet hakkında vaazlar vermiş, mahşer gününün yaklaştığına dair inancından hiç tereddüt etmemişti. Karısı onu ziyaret etmeyi bırakmış, oğlu yüzünü bile unutmuştu.

Füzeler gökyüzünü yarmaya başladığında büyük bir sevinçle dizleri üzerine yığıldı. Hep bildiği o şey artık gerçek oluyordu – nihayet fedakarlıkları için ödüllendirileceği hesap günü gelmişti. İncilini göğsüne yaslayarak sıkıca tuttu ve minnettarlıkla ağlamaya başladı; etrafındaki tüm kalabalık tek bir yöne doğru koşmaya başlamıştı. İşte o an göğsü sıkıştı ve kafasını kaldırıp bir kez daha gökyüzüne baktı. Yıllardır ilk kez kendinden emin değildi; korku hissediyordu. Ayakları onu Metro istasyonuna götürdü ama zihni tamamen bomboştu, sonraki günlerde bir yerden diğer bir yere nasıl gittiğini hatırlayamıyordu bile.

Aşağıda kaos sürerken yaşlı bir kadın onun meydandaki vaiz olduğunu fark etti ve önünde diz çöktü, aradığı cevapların onda olduğuna, gerçeği başından beri bildiğine ikna olmuştu.  Diğerleri de ona katıldı, çoğu dünyevi ilişkilerini ve bağlılıklarını, geride ölüme bıraktıkları sevdiklerini düşünerek acı çekiyorlardı. Ama füzeler gökyüzünü doldurduğunda yaşamış olduğu o anlık şüphe vaizin aklından çıkmıyordu ve bu yakarışlara nasıl cevap vereceğinden emin değildi. Moskova sokaklarında geçen on uzun yıl boyunca kimse ondan nasihat istememiş ve o da yalnızca kıyamet için vaaz vermişti, ruhlarla ilgilenmek için değil.

Şaşırmış ve kendinden geçmiş bir halde tünellere doğru yöneldi ve ortadan kayboldu. Bir yıl sonra geri döndüğünde sanki sükunetle dolmuş gibiydi. Artık önceden bildiğini sandığı şeyin boş olduğunu biliyordu, bu yeni çağrı onun kendini Tanrıya adamışlığını kanıtlamasını ve günahlarından arınmasını sağlayacaktı. Küçük cemaatini ferahlatacak, şaşkın ve korkmuş yeni dünyada huzuru yayacaktı.