Ada Sahillerinde Geziyorum…

“Tropik bir adaya düşseniz yanınıza neler alırsınız” klişe sorusu sorulduğunda yıllardır garip cevaplar verirdik. Kimi genç kız dergileri soruya sevgilinin vereceği cevaplara göre fallar açar, üç şeyden biri sevgilinin ismi olmayınca “tak sepeti koluna herkes kendi yoluna” demenizi tavsiye ederdi. Bazen de garip tv programlarında sorulan bu soruya verilecek sonsuz alternatif olabilir ama Far Cry 3oynadıktan sonra verilecek tek bir cevap var o da “Silah, Daha Fazla Silah ve Çok Fazla Silah”….

Fps türü denildiğinde bu türün en büyük isimlerinden biri kuşkusuz Far Cry’dır. Crytek tarafından ilk oyunu 2004 yılında pc platformu için geliştirilen seri, o dönem devrim niteliğinde bir oynanış ve görselliğe sahipti. Bu başarısını kısa sürede taçlandıran ve oyun dünyasının en sevilen fps serilerinden biri haline gelen Far Cry efsanesi tekrar sahalara döndü. Ve yine ilk oyunda olduğumuz gibi uçsuz bucaksız bir tropikal adadayız. Başımıza bin bir türlü belanın geleceği kesin. Bari huzurla başlayan ilk giriş sekansının tadını çıkaralım.
 

 
Far Cry 3 daha önceki oyunlarda olduğu gibi çok başarılı bir anlatım ile hikayeye başlıyor. Tropik adaya yolculuk yapan bir grup Amerikan gencinin eğlence ile başlayan serüvenin katliama döneceğini bu huzur ve mutluluk dolu anlatımdan gayet net bir şekilde anlıyoruz. Klasik bir hikayeye sahip olsa bile bu hikayenin kurgulanması bakımından gerçekçiliğe oldukça yaklaşan bir olaylar silsilesi bizlere sunulmuş. Kahramanımız Jason adında yağız bir delikanlı. Kendisi, sevgilisi ve diğer arkadaşları ile tropikal bir adada tatil yapmanın hayalini kurarken birden kendisini korsanlar ve psikopatlarla mücadele ederken buluyor. Zaten hikayemiz de bu noktada çığrından çıkıyor.
 

 
Görsel bir şölen eşliğinde tropikal bir ada turu yapmak istiyorsanız Far Cry 3 bu arzunuzu da geri çevirmeyecek bir oynanışa sahip. Tamam adamız kötü adamların işgali altında, bir an evvel onları haklayıp sevgilimize ve dostlarımıza kavuşmamız gerekiyor ama bu ada boyunca macera dolu gezintiler yapmaya engel değil. Bunu ben değil yapımcılar söylüyor. Zaten oyunun oynanış serbestisi de bunun bir göstergesi. Ana hikayeye tıkılıp kalmak zorunda değilsiniz. Oyunda sayısız yan görev ve gezilecek metrelerce kara parçası var. Yalnız tek bir uyarı yapmalıyım. Bastığınız adıma dikkat edin, zehirli bir yılan sonunuz olabilir.